19 Aralık 2008 Cuma

Hz. Mevlana

Yaşamını "Hamdım, piştim, yandım" sözleri ile özetleyen Mevlâna 17 Aralık 1273 Pazar günü Hakk' ın rahmetine kavuştu.

Mevlâna ölüm gününü yeniden doğuş günü olarak kabul ediyordu. O öldüğü zaman sevdiğine yani Allah'ına kavuşacaktı. Onun için Mevlâna ölüm gününe düğün günü veya gelin gecesi manasına gelen "Şeb-i Arûs" diyordu ve dostlarına ölümünün ardından ah-ah, vah-vah edip ağlamayın diyerek vasiyet ediyordu.

"Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız! Bizim mezarımız âriflerin gönüllerindedir"


Hz. Mevlana'nın Yedi Öğüdü

  • Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol
  • Şevkat ve merhamette güneş gibi ol
  • Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol
  • Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol
  • Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol
  • Hoşgörürlükte deniz gibi ol
  • Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol

Oda Takımı Örneği


Biliyorum çok ara verdim, ama zaman buldukça yeni örneklerle tekrar aranızda olmaya çalışacağım.
umarım beni hoş görürsünüz, sevgilerimle......

10 Kasım 2008 Pazartesi

10 KASIM


BAYRAK YARIYA ÇEKİLMİŞ
ATATÜRK'ÜM ÖLDÜ DİYE
EN SON YAPRAK DA DÖKÜLMÜŞ
ATATÜRK'ÜM ÖLDÜ DİYE
IRMAKLAR YASLI ÇAĞLAMIŞ
AĞAÇLAR SESSİZ AĞLAMIŞ
VATAN KARALAR BAĞLAMIŞ
ATATÜRK'ÜM ÖLDÜ DİYE
SÜRÜ YAS TUTMUŞ OVADA
KUŞLAR SUSMUŞ YUVADA
RÜZGAR ESMEZ OLMUŞ DAĞDA
ATATÜRK'ÜM ÖLDÜ DİYE

26 Eylül 2008 Cuma

Bende Mutfaktayım

Mutfağımdan seçme yemeklerle buradayım. Herkesi bekliyorum. Sevgiler..........

http://nimetcemutfakta.blogspot.com/

KADİR GECENİZ MÜBAREK OLSUN

Kadir Gecesi,Ramazan-ı Şerif ayı içinde bulunan ve Kur'an-ı Kerimde methedilen en kıymetli gecedir. Ayet-i kerimede buyuruldu ki: "Kadir Gecesi, bin aydan hayırlıdır" Kur'an-ı kerim, Resullullaha bu gece gelmeye başladı.

Peygamber efendimiz, Kadir Gecesi'nde, "Ya Rabbi! Sen elbette affedicisin, affı seversin, beni de affeyle" duasını okumayı bildirmiştir.

17 Eylül 2008 Çarşamba

TATİL BİTTİ YİNE BURADAYIM

Herkese selamlar..........
Uzun bir yaz tatilinden sonra tekrar beraberiz.
Yeni bir dönem başlıyor, okullar açıldı çoğu ailelerde ilk okula yeni başlayan çocuklarının heyecanı, çoğu ailelerde ise üniversite heyecanı vardır mutlaka. Biz bu sene üniversiteli olma hayalini seneye bıraktık kızımla, seneye inşallah istediği gibi olur herşey. Bu sene daha sıkı hazırlanacağız allah kısmet ederse. Bakalım zaman neler gösterecek.

Herşey gönlünüzce olsun......

29 Temmuz 2008 Salı

MİRAÇ KANDİLİ

Miraç, Receb ayının 27. Gecesi Cenab-ı Hakkın daveti üzerine Cebrail Aleyhisselâmın rehberliğinde Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselamın Mescid-i Haramdan Mescid-i Aksâ'ya, oradan semaya, yüce âlemlere, İlâhî huzura yükselmesidir.Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam Mescid-i Haramdan (Mekke'den), Mescid-i Aksâ'ya (Kudüs'e) ata benzer beyaz bir Cennet bineği olan Burak ile geldi. Kudüs'e gelmeden yol üzerinde Hz. Musa'nın makamına uğradı, orada iki rekât namaz kıldı, daha sonra Mescid-i Aksâ'ya geldi. Orada bütün peygamberler kendisini karşıladı. Miraçını kutladılar. Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam burada peygamberlere iki rekat namaz kıldırdı, bir hutbe okudu.Bir rivayette Hz. İsa'nın doğduğu yer olan Betlaham'a uğradı, orada da iki rekât namaz kıldı. Ve bugün Kubbetü's-Sahra'nın bulunduğu yerden Muallak Taşının üzerinden Miraça yükseldi.Semanın bütün tabakalarına uğradı. Sırasıyla yedi sema tabakalarında bulunan Hz. Adem, Hz. Yahya ve Hz. Îsa, Hz. Yusuf, Hz. İdris, Hz. Harun, Hz. Musa ve Hz. İbrahim gibi peygamberlerle görüştü, Onlar kendisine “Hoş geldin” dediler, tebrik ettiler.Bundan Sonra Hz. Cebrail ile birlikte imkân ile vü-cub ortası (kâinatın bittiği yer) Sidretü'l-müntehâ'ya geldiler. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam orada ikisi gizli, ikisi açıktan akan (Nil, Fırat) dört nehir gördü. Sonra hergün yetmiş meleğin ziyaret ettiği Beytü'l-Ma'mur'u ziyaret etti.Hz. Cebrail'in buradan öteye gitmesi mümkün değildi. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam bundan sonra Refref adında bir vasıta ile zaman ve mekândan münezzeh (uzak) olan Cenab-ı Hakkın cemaliyle müşerref oldu.Süleyman Çelebi'nin dediği gibi “Aşikâre gördü Rabbü'l-izzeti/Âhirette öyle görür ümmeti” İnşaallah...
Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam Rabbinin huzurundan döndükten sonra Hz. Musa ile karşılaştı., “Allah ümmetine neyi farz kıldı?” diye sorunca, Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam “50 vakit namaz” buyurdu.Hz. Musa'nın, “Rabbine dön, azaltması için Rabbinden niyazda bulun, ümmetin buna güç yetiremez” demesi üzerine, Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam, beş sefer Cenab-ı Hakka niyazda bulundu, her seferinde 10 vakit indi, sonunda beş vakitte karar kıldı.Daha sonra Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam Hz. Cebrail'in rehberliğinde Cenneti, Cehennemi, âhiret menzillerini ve bütün âlemleri gezdi, gördü, Mekke'ye döndü.Sabah olunca Kabe'nin yanında Mekkelilere Miraçı anlattı. Onlar Peygamberimizden delil istediler. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam de onlara yolda gördüğü kafilelerinden haber verdi. Kureyşliler hemen kafileleri karşılamak için Mekke dışına çıktılar. Gelenleri aynen Peygamberimizin Aleyhissalâtü Vesselam haber verdiği gibi gördüler, ama iman nasip olmadı.Ama yine de Peygamberimizden üst üste Miraça çıktığına dair delil istediler. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam Kudüs'e, Mescid-i Aksâ'ya uğradığını anlatınca Kureyşliler, “Bir ayda gidilebilen Bir yere Muhammed nasıl bir gecede gidip gelebilir?” diye itiraz ettiler, ardından da Mescid-i Aksâ'yı görmüş olanlar, “Mescid-i Aksâ'yı bize anlatır mısın?” diye Peygamberimize soru yönelttiler.
Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam şöyle anlattı:“Onların yalanlamalarından ve sorularından çok sıkıldım. Hatta o ana kadar öyle bir sıkıntı hiç çekmemiştim. Derken Cenab-ı Hak birden Beytü'l-Makdis'i bana gösterdi. Ben de ona bakarak her şeyi birer birer tarif ettim. Hatta bana, ‘Beytü'l-Makdis'in kaç kapısı var?’ diye sordular. Halbuki ben onun kapılarını saymamıştım. Beytü'l-Makdis karşımda görününce ona bakmaya ve kapılarını teker teker saymaya ve anlatmaya başladım.”Bunun üzerine müşrikler:“Vallahi dos doğru tarif ettin” dediler, ama yine de iman etmediler.O esnada Hz. Ebû Bekir çıkageldi, müşrikler durumu ona haber verdiler. Hz. Ebû Bekir, “Eğer bu sözleri ondan duymuşsanız seksiz şüphesiz doğrudur” diyerek hemen tasdik etti ve bundan sonra Hz. Ebû Bekir “Sıddîk, tereddütsüz inanan” ünvanını aldı.



MİRAÇ KANDİLİNİZ KUTLU OLSUN...................

28 Temmuz 2008 Pazartesi

Sarı Bebek Hırkası


Çekim hatasından kaynaklanan renk farklılıkları var ama iki resimde görülen aynı hırka. Gelinimiz Fatoş'un kızkardeşi için ördüğü başka bir hırka.


3 Temmuz 2008 Perşembe

REGAİP KANDİLİ



Receb ayının ilk cuma gecesidir. Regaib, regaibe kelimesinin cogulu olup, sozlukte; itibar edilen sey ve bol ihsan demektir. Bu gecede Resul-i Ekrem (s.a.v); Allah Teala tarafindan manevi iyiliklere ve ihsanlara nail oldugu icin, buna şükran olarak on iki rekat nafile namaz kıldığı rivayet olunmaktadir. Nafile oldugu için kılınsa sevabi bol, kılınmazsa günahi yoktur. Ancak bu gecelerde kılınan bütün nafileler ferdi kilinir. Önemli olan bu geceyi ibadetle, dua ve niyazla ihya etmektir.


KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN................

10 Haziran 2008 Salı

ECE' nin Pembe Yeleği




Bu yeleği de Belkıs arkadaşım, Haziran ayının sonunda doğacak olan kızı "ECE" için ördü. Hepimiz büyük bir heyecanla ECE bebeği bekliyoruz. Sağlıkla gelir inşallah.


3 Haziran 2008 Salı

Oda Takımı

Vitrin ve Sehpa Örtüleri

Masa Örtüsü

Bu da yakından görünüşü. Resim çekerken biraz parlaklık oldu ama, yinede modelin görünüşünü fazla etkilememiş diye düşünüyorum.


Bohça Kenarları






2 Haziran 2008 Pazartesi

29 Mayıs 2008 Perşembe

Bahçemizdeki Sebzeler

Bunlarda bahçemizdeki organik sebzelerimiz,
Domates, Patlıcan ve Biber'in şimdiki halleri bunlar.

YEŞİL DOMATES

DOMATESİN KIZARMIŞ HALİ


KEMER PATLICAN (küçücük daha)


Buda Acı Antep Biberi


Süveter



Buda gelinimiz (kardeşimin eşi) Fatoş'un; kız kardeşinin bebeği için ördüğü süveter, daha çok modeller var, onları da zamanla yayınlayacağım.

27 Mayıs 2008 Salı

Erkek Yeleği



Gelinimiz Süreyya'nın (kardeşimin eşi), minik oğlu için ördüğü yelek


19 Mayıs 2008 Pazartesi

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı


Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı, 19 Mayıs 1919 Atatürk'ün Samsun'a ayak bastığı gündür. Türkiye'nin ulusal bayramıdır. Her yıl 19 Mayıs günü Gençlik ve Spor Bayramı yurdun her yanında spor gösterileri ve törenlerle kutlanır. Atatürk bu bayramı Türk gençliğine armağan etmiştir.
HEPİMİZE KUTLU OLSUN.......

9 Mayıs 2008 Cuma

ANNELER GÜNÜ (11 Mayıs)



Anneler Günü'ne özel bir hikaye.........


MELEĞİN İSMİ



BİR ZAMANLAR doğmak üzere olan bir çocuk varmış. Ve dünyaya gideceği gün Allah’a sormuş:
“Bu kadar küçük ve korunmasızken dünyada nasıl yaşayacağım?”
Allah “Meleklerimin arasından senin için bir tanesini seçtim. O seni bekliyor olacak ve seni hep koruyacak.” diye cevap vermiş.
“Ama lütfen söyle bana, burada Cennet’ te hiçbirşey yapmadan şarkı söylüyor ve gülümsüyorum, ben böyle çok mutluyum.”
“Senin meleğin de sana şarkılar söyleyecek ve sana hergün gülecek. Sen de o meleğin sevgisini hissedeceksin ve mutlu olacaksın.”
“Peki insanlar benimle konuştuklarında ben onları nasıl anlayacağım, ben onların dilini bilmiyorum ki.”
“Meleğin sana dünyadaki sözlerin en güzelini ve en tatlısını söyleyecek, ve görebileceğin en büyük sabır ve ilgi ile sana konuşmayı öğretecek.”
“O zaman seninle konuşmak istediğim zaman ne yapacağım?”
“Meleğin senin ellerini birleştirecek ve sana dua etmeyi öğretecek.”
“Duydum ki dünyada kötü insanlar varmış. Beni kim koruyacak?”
“Merak etme, meleğin seni hayatı pahasına dahi olsa savunacak.”
“Ama ben seni göremeyeceğim için çok mutsuz olacağım.”
“Meleğin sürekli sana benden bahsedecek ve sana bana nasıl tekrar ulaşabileceğini anlatacak, ama beni göremesen de ben hep senin yanında olacağım.”
Tam o esnada Cennet’te ki huzur ortamına dünyanın homurtuları karışmaya başladı. Dünyaya gitmek üzere olduğunu anlayan çocuk aceleyle son sorusunu sordu:
“Peki Allah’ım şimdi gitmek üzereyim, lütfen bana o meleğin ismini söyler misin?”
“Meleğin ismi önemli değil, sen ona ‘ANNE’ diyeceksin.”

8 Mayıs 2008 Perşembe

Hediyelik Şal

Annem'in, Neslihan'a (Ablamın kızı) aldığı hediyelik şal. Umarım beğenirsin canım. Ben çok beğendim. Çok şık bir model. Krem rengi güllerin nasıl örüldüğünü bilmiyorum ama. Öğrenmeye çalışacağım. Resmin üzerine tıklarsanız, büyük halini de görebilirsiniz. Sevgilerimle.........

7 Mayıs 2008 Çarşamba

İKİNCİ DOĞUMGÜNÜ PARTİSİ


Doğumgünü çocukları



DOĞUMGÜNÜ PASTASI

Bu da evde kutladığımız doğumgününün pastası. Eltimin kızınında doğumgünü olduğu için iki kişilik kutlama yapıldı. (Tabi bizim oğlan iki defa kutlamış oldu)



6 Mayıs 2008 Salı

HIDRELLEZ - Hızır Günleri (Yaz) Başlangıçı

Hıdrellez inancı, bir çok toplumlarda görülen bahar bayramları, bir başka değişle doğanın yeniden uyanmasını kutlayan geleneklerle doğrudan ilgilidir.
Bir inanışa göre Hızır, baharın müjdecisidir. Türlü renkli çiçeklerden örülmüş bir cüppesi vardır. Al yemenisi ile bastığı yerde güller açılır, bülbüller ötüşmeye ve baharın bereketi her yerde kendini göstermeye başlar.
Hıdrellez bir efsaneye dayanan bir gelenektir.
Efsaneye göre Hızır ile İlyas, ölümsüzlüğe erişmiş olan bu iki peygamber Hıdrellez günü buluşup görüşmüşlerdir.
Bazı yörelerde 5 Mayıs, bazı yörelerde ise 6 Mayıs'ta kutlanır.
Günün adı olan hıdrellez sözcüğü, Hızır ve İlyas isimlerinin birleşmesiyle ortaya çıkmıştır.
Hıdrellez, Anadolu'nun değişik yörelerinde değişik adetlerle kutlanır. Kimi yerlerde gül dallarına para ve kırmızı bezler bağlanır. Kimi yerde sütler sabah erkenden tarladan toplanan çiğ ile mayalanır.Ama genelde birlikte yemekler yenilerek, çeşitli oyunlar oynayıp eğlenilerek, baharın gelişinin kutlandığı bir gündür.

2 Mayıs 2008 Cuma

MUTLU YILLAR

LALE SINIFI

İYİ Kİ DOĞDUN MEHMET ALİ


Bir yıl daha geçti. 5 yaşını bitirdi bizim yaramaz (Ama ona sorarsanız 6 yaşını bitirdi). Anaokulu arkadaşları ile epey eğlenceli bir doğumgünü kutladık. Darısı nice yaşlarına inşallah.....

1 Mayıs 2008 Perşembe

1 MAYIS

1 Mayıs Bahar Bayramı olarak kutlansada, biz oğlumun doğum günü olarak kutluyoruz. Bugün pek neşeli afacan oğlum. Anaokulunda arkadaşlarıyla kutlamak istedi doğum gününü. Tabi pastasını salı gününden sipariş vermiştik. Sabah erkenden doğumgünü pastasını uğrayıp aldık.
Öğle yemeğinden sonra kutlamayı yapacağız. Ayrıca hafta sonu evde de kutlama yapılmasını isteyenler var......

İlk hediyesi geçen cumartesi günü teyzesinden geldi bile. Sağolsun bacım (onu çok seviyorum) erkenden hazırlamış hediyesini. İkinci hediyesi de ayşe ablasından (görümcemin kızı) geldi. İkisinede çok teşekkürler.......

Doğumgünü partisinin resimlerini partiden sonra yayınlayacağım.

29 Nisan 2008 Salı

İlk Mezuniyet

Oğlumun Anaokulu mezuniyet resimlerinden seçmeler



Utangaç, mazlum duruşuna bakmayın siz, çok hareketli, sevecen ve duygusaldır.

Kızımda liseyi bitiriyor bu sene, onun da mezuniyet resimlerini çıkınca ekleyeceğim.

14 Nisan 2008 Pazartesi